Çok değil, 10 yıl öncesine kadar doğru düzgün elektriği ve suyu bile olmayan, üzerine ölü toprağı serpilmiş bir balıkçı kasabası olan Girne, bugün yelkenlerini değişim rüzgarlarıyla şişirmiş, şaşırtıcı derecede fazla turistik zenginliğe sahip bir Akdeniz kenti. Birkaç yıl öncesine kadar Türkiye, Ortadoğu ve Arap Yarımadası'ndan gelen kumar tutkunlarına hizmet etmekle yetinen kent, artık konuklarına çok daha fazlasını sunmaya hazır. Tarih boyunca siyasi karmaşanın hiç bitmediği Akdeniz'in üçüncü büyük adasının kuzey kesimi, yıllar önce kendisine biçilen elbiseye sığmıyor. 1974'te yapılan Barış Harekatı'ndan tam 30 yıl sonra, Avrupa ülkelerinden gelen turist sayısının Türkiyeli ziyaretçileri aşması, Kuzey Kıbrıs turizminin uyandığının kanıtı. Bu gelişmenin nedenini, 36 yıllık müzakere sürecini çözüme kavuşturmaya kararlı olan Kuzey Kıbrıs halkının tüm dünyada topladığı sempatiye bağlayanlar çoğunlukta. Kuzey Kıbrıs, Türkiye pazarındaki turistik cazibesini, pasaportsuz olarak yaz keyfinin sürülebileceği en yakın adres olmasına borçlu. Akdeniz'in el değmemiş kır peyzajını yaşatan adanın karakterini tanımak isteyenlerin gezi listesinde mutlaka bulunması gereken iki yer ise Karmi ve Bellapais.
Bohem sığınak
Kıbrıs'ın İngiliz sömürgesi altında kaldığı 1878-1960 yılları arasında adayı ziyarete gelen İngiliz aristokratlar, hayallerindeki yaşam alanını keşfettiklerine karar vererek Girne'ye yerleşmeye başlamış. Çok geçmeden İngiltere'den gelen nüfuzlu aileler ile entelektüel ve sanatçılar, Beşparmak Dağları'nın yemyeşil yamaçlarına, klasik Akdeniz mimarisine sadık kalarak, birbirinden zarif köşkler ve villalar inşa etmişler. Palmiyelerin gölgesindeki çiçek bahçelerinin ortasına kurulmuş; dünyanın çeşitli bölgelerinden getirilen dekoratif objelerin süslediği saray yavruları, sahiplerine uzun yıllar bohem zevkler yaşatmış. 1900'lü yıllardan sonra İngilizlere, Avrupa ve Amerika'nın çeşitli kentlerinden gelen pek çok kişi katılmış. Öyle ki, gelenler arasında Fransız şair Arthur Rimbaud, ünlü komedyen Peter Sellers ve müzisyen David Bowie bile var. 70'li yıllarda siyasi gerginlik tırmanıp çatışmalar başlayınca, bu tatlı hayatın sakinleri birer ikişer adayı terk etmiş. Buna karşın, anılarından vazgeçemeyip kalmakta ısrar edenler de çıkmış. Savaştan sonra sular durulunca, KKTC Hükümeti dağınık biçimde yaşayan yabancıları bir araya toplamaya karar vermiş. Eski bir Rum köyü olan Karmi, evlerin onarılması koşuluyla Kıbrıslı yabancılara tahsis edilmiş. Karmi'nin yeni sakinleri köylerine çabuk ısınmış ve benzerlerini ancak dekorasyon dergilerinde görebileceğimiz 150 hanelik bir Akdeniz ütopyası yaratmayı başarmışlar. Bugün, Karaman adıyla anılan Girne'ye 8 kilometre uzaklıktaki köyün, çoğunluğu İngiliz olmak üzere Alman, Fransız, İtalyan, Hollandalı, İsviçreli, Amerikalı ve Kanadalı sakinleri atalarından yadigar kalan bohem hayatın izini sürüyor. Rengarenk çiçek bahçelerinin çevrelediği köy meydanındaki beyaz badanalı küçük kilise, 1860 tarihli. Köyün tek bakkalı, bir İngiliz'e ait. Köyde, İngiliz usulü aperitifler eşliğinde sıcak ya da soğuk bir şeyler içmek için birer pub ve kafeterya da bulunuyor. Ancak, Kuzey Kıbrıs'ta fiyatlar Türkiye'ye kıyasla ucuz olmasına rağmen, ücretlerin İngiliz sterlini üzerinden belirlendiği Karmi son derece pahalı. Köyün muhtarlığını yapan 80 yaşındaki Nadia Brunton, yaşamını Karmi'nin güzelliğini korumaya adamış. Hayat dolu bakışlarla yaşama sarılan Bayan Brunton, köydeki bazı evlerin sezonluk olarak kiralanabildiğini anlatıyor. Bayan Nadia'ya veda edip geziye devam ediyoruz.
Tembellik kahvesi
Bahar ve ilk yaz aylarında mucizevi bir güzelliğe bürünen Kıbrıs'taki ikinci durağımız, Bellapais ya da yeni adıyla Beylerbeyi Köyü. Limon ve nar ağaçları arasında küçük bir Akdeniz köyü olan Bellapais'in girişindeki Tembellik Ağacı Kahvesi, bir edebiyat başyapıtı olan 'İskenderiye Dörtlüsü' romanının yazarı Lawrence Durrell'ın yazılarını yazdığı mekanın ta kendisi. Yazarın tembellik ağacı adını verdiği asırlık dut ağacının gölgesine sığınan köy kahvesi, gün boyu iskambil oynayıp sohbet eden köy ahalisinin tembellik hakkını bolca kullandığı bir mekan. Ünlü yazar, hayatına yepyeni bir sayfa açmak için 1953 yılında kızı Sappho ile Kıbrıs'a geldiğinde, tereddütsüz Bellapais'i seçmiş. Ancak etnik gerilimin giderek tırmandığı adada üç yıl kadar yaşamını sürdürebilen yazar, ardında 'Acı Limonlar: Kıbrıs' adlı kitabını bırakarak adadan ayrılmış. Köye asıl şöhretini kazandıran ise gotik ortaçağ mimarisinin şaheseri sayılan Bellapais Manastırı. 12. yüzyıldan itibaren tam üç yüz yıl boyunca Kıbrıs'ta hüküm süren Fransız kökenli bir derebeyi sülalesi olan Lüzinyanlar tarafından inşa edilen yapı, köyün mütevazı görünümüyle keskin bir tezat oluşturacak kadar devasa ve gösterişli. Bir zamanlar derin koridorlarında beyaz pelerinli rahibelerin gezindiği bu mistik yapı, günümüzde festival ve konserlere ev sahipliği yapıyor. Bu yıl dokuzuncusu gerçekleştirilen Bellapais Uluslararası Klasik Müzik Festivali 24 Haziran'a kadar sürecek. Her yıl mayıs ayının son haftası başlayan festival, bu yıl 10'dan fazla ülkeden gelen klasik müzik ustalarının yorumlarıyla renkleniyor. Beşparmak Dağları'nın yamacında, Girne Ovası'na hâkim bir konumda bulunan manastırın çevresinde yöre mutfağının seçkin örneklerini bulabileceğiniz zevkli restoranlar konuklarını ağırlıyor. Buraya kadar gelmişken Kıbrıs mutfağının tadına bakmamak olmaz. Adanın balık ve deniz ürünleri açısından zengin olduğunu söylemek zor. Ancak şeftali kebabı, tavada hellim peyniri, ceviz macunu ile Türk-Yunan esintisi taşıyan soğuk meze çeşitleri dillere destan. Bellapais Manastırı'nın huzurlu gölgesinde, uzun bir Akdeniz akşamını nefis bir yemek ziyafetiyle taçlandırıp panoramik Girne manzarasına dalıp gitmek ise her şeye bedel?
İklim
Akdeniz iklimi hüküm sürüyor. Yılın ortalama üç yüz günü güneşli. Yaz sıcaklarından kaçmak için en iyi mevsim, mayıs - haziran ile eylül - kasım.
Vize
T.C. vatandaşları nüfus cüzdanıyla adaya giriş yapabiliyor. Vize bilgileri için www.thegate.com.tr
Telefon kodu
Türkiye'den yapılan aramalarda 0392 ön kodunu çevirmek yeterli.
Para birimi
Resmi para birimi, TL ve YTL. İngiliz sterlini yaygın olarak kullanılıyor.
Nasıl gidilir
THY, Kıbrıs THY ve Atlas Jet Havayolları ile her gün, iç hatlar fiyatına Türkiye'den Kuzey Kıbrıs'a uçmak mümkün. Taşucu'ndan Girne'ye her gün deniz otobüsü var. Tel: +324 741 23 23. Telefon numaraları için www.thegate.com.tr www.gatetoturkey.com
Nerede kalınır
Merit Crystal Cove Hotel: 5* Akdeniz'in en güzel körfezlerinden biri üzerine inşa edilmiş; özel plajı, havuzu, renkli gazinosu, dağ ve deniz manzarasını birleştiren odalarıyla lüks bir otel. Alsancak, Girne. Tel: +392-821 23 45. www.merithotels.com The Colony Hotel: Koloniyal tarzdaki üç katlı gösterişli bir binada hizmet veren butik otel, özel uşak servisi, günde iki kez oda temizliği ve interaktif uydu sistemiyle çok özel hizmetler sunuyor. Sandviç ve kurabiyeler eşliğinde beş çayları, bir seremoni havasında. Ecevit Cad, Girne. Tel: +392 815 15 18.
www.thecolonycyprus.com Bellapais Garden Hotel: Bellapais Manastırı'nın eteğindeki yarı tropikal bir bahçe içinde, bungalov ve apart dairelerden oluşuyor. Geleneksel Kıbrıs mutfağının en iyi temsilcilerinden. Beylerbeyi, Girne. Tel: +392 815 60 66 www.bellapaisgardens.com Hideway Club: 3* Girne'ye tepeden bakan bakımlı bir bahçe içinde villalardan oluşan bir tatil köyü. Karaman yolu, Girne. Tel: +392-822 26 20. www.hideawayclub.com Nostalgia & Ferman Otel: Tarihi Girne Limanı'nın arkasındaki dar sokak aralarına gizlenmiş eski Rum evlerinde hizmet veren iki butik otel. Hint mutfağıyla tanınıyor. Cafer Paşa Sok, Girne. Tel: +392 815 30 79.
Nerede ne yenir
Kybele: Bellapais'in romantik atmosferinde kalamar dolması, şeftali ve küp kebabı, sarmısaklı tahin ve ceviz macununu deneyin. Beylerbeyi, Girne. Tel: +392 815 75 31. Veranda: Kayalıklar üzerindeki bahçeli bir Rum evinde, Akdeniz lezzetleri sunuyor. Rezervasyon şart. Karaoğlanoğlu sahili, Girne. Tel: +392 822 20 53. Niazi's: 50 yıllık deneyimle Kıbrıs usulü balık, deniz ürünleri ve kebap yiyebilirsiniz. Yemekten sonra tatlı büfesi var. Dome Sok, Girne Tel: 0392 815 21 60.