Saturday, April 7, 2007

Troy, a tale within a tale... (Truva)

The recent movie Troy is based on the legendary tale told by Homer in the Iliad. The real Troy is in Turkey on the Dardanelles Straits, the meeting point of continents.
Tarihin en çok satan yazarı İzmirli hemşehrimiz Homeros, en çok okunan yapıtlar ise 'İliada' ile 'Odyssea' olmalı. Siz dünyanın her hangi bir yerindeki evinizin penceresinden dışarıya baktığınızda hiç karşıda öteki kıtayı gördünüz mü?


Why is Troy so famous?

Troy is one of 20,000 tumuli in Turkey; indeed, it is a rather small one. So why is it so famous? One: Its strategic importance since 3,000BC. Two: Homer's priceless PR. Three: Helen of Troy and the Trojan Horse. Four: The magnificent treasure found by German archaeologist Heinrich Schiliemann in 1873 that he thought was the Treasure of King Priam. In fact, Priam lived in the 13th century BC. Schiliemann's treasure predates Priam by 1300 years. The treasure included four ceremonial axes, two of which were made from materials imported from as far away as Afghanistan and China--proof of the Trojan's far-reaching trade relations.

So, the real Trojan War probably had a lot more to do with wealth and power than with love. Yet, according to Homer, the Trojan War had its roots in a beauty contest held on Mount Ida near the city. Paris, a Trojan prince, chose Aphrodite as the fairest of three goddesses when she promised him the hand of Helen, the beautiful wife of Menelaus. This story is completely overlooked in the film.

Troia, Türkiye'de varolan 20 bin höyüğün en küçüklerinden biridir. Troia'yı dört olgu ünlü yapmıştır. Birincisi, İÖ 3 binyıldan beri stratejik konumu. İkincisi, Homeros gibi dünya çapında bir halkla ilişkiler uzmanına sahip oluşu. Üçüncüsü, savaşa neden olan Güzel Helene ile savaşa son veren bir tahta at. Dördüncüsü ise Alman arkeolog Heinrich Schiliemann'ın bulduğu görkemli hazine. Eğer Homeros olmasaydı acaba Troia bu kadar ünlü olur muydu? Schiliemann'ın 1873'te bulup Troia Kralı Priamus'a ait sandığı görkemli hazinede dinsel törenlerde kullanılan dört balta vardır. Priamus'tan 1300 yıl daha eski olan hazinedeki bu dört baltadan ikisi yarı değerli nefrit taşından, biri lapizlazuli, ötekisi de yeşim taşındandır. Lapizlazuli ve yeşim Anadolu'da yoktur. Troia'ya en yakın Lapizlazuli kaynağı Afganistan'da, yeşim ise Çin'dedir

Homeros, Troia'nın batısında İda Dağı'ndaki dünyanın ilk güzellik yarışması ile savaşın başlatır. Üç tanrıça arasındaki yarışın tek jüri üyesi olan Paris, kendine Helene'yi rüşvet veren Afrodit'i 'en güzel kadın' seçer. Filmde bu olay yoktur.


Not in the heel but through the heart

The term 'Achilles Heel' meaning fatal weakness comes from the story of Achilles whose mother bathed in him in the River Styx to make him immortal. The waters made him invulnerable except for the heel by which his mother held him. Achilles is fatally wounded in the heel by Paris.

In the Hollywood version, Achilles is killed by two arrows to his heart. In the film, Paris hands the Sword of Troy to a random soldier: in fact, this soldier was none other than Aeneas, the son of Aphrodite and a Trojan nobleman, who later founded Rome. The film has many other errors: the sun rises in the west, we see Mexican llamas, a plane flies over Achilles, Helen's tear-streaked makeup is fixed when she turns her head and Achilles has blonde hair (it should be red). Still, it is worth seeing.

Kalbinden değil topuğundan: Yiğit Akhileus, babası ölümlü bir tanrıça oğludur. Annesi, onu bebek iken topuğundan baş aşağı sarkıttığı ölümsüzlük nehrinde yıkayıp tanrılar gibi ölümsüz kılmak istemiştir. Ancak suda ıslanmayan topuğu ölümcül noktasıdır. Günümüz dillerine 'en zayıf nokta' diye giren 'Akhileus Topuğu' deyiminin kökeninde bu vaftiz olayı yatar. Paris'in attığı ok Akhileus'un topuğuna saplanır. Tanrı gücündeki bu insan o an ölür. Hollywood senaryosunda Akhileus, topuğuna saplanan okla değil, ölümsüz kalp yöresine isabet eden iki okla ölür. İliada'da yer almadığı biçimde Paris, Helene ile filmde gizli tünelden kaçmadan önce bir askerden Troia'nın kutsal kılıcını korumasını ister. Oysa Aineias sıradan bir asker değil; annesi Afrodit, babası Troia'lı soylu bir gençtir. Genç, daha sonra Roma'yı kuracaktır.


The real causes behind the war

Troy's awesome wealth was derived from taxes levied on the caravanserais that passed through the city and the merchant shipped that anchored in its harbour. The real aim of the war was to acquire this wealth. 3,000 years later, the Dardanelles were to see another major naval battle: the Battle of Gallipoli (Gelibolu). Winston Churchill, the First Lord of the Admiralty, sent soldiers from Europe, Australia and New Zealand to attack the Dardanelles. Ironically, the Allied flagship was called the HMS Agamemnon. After the Turkish victory, Ataturk is said to have cried, "Hector, we have avenged you."

Savaşın gerçek nedeni bu küçük kentteki büyük zenginliği ele geçirmekti. Batı'nın, kendilerinden çok daha fazla uygarlaşmış Doğu'da yayılmasını amaçlayan Asya'daki ilk savaşıdır. Aradan üç binyıl sonra aynı yörede, tarihe 'Gelibolu Savaşları' diye geçen Batının bir başka denizaşırı savaşına sahne olacaktır. İngiliz Donanma Bakanı Winston Churchil, Avrupalı, Avustralyalı, Yeni Zelandalı askerleri taşıyan savaş gemiler ile Çanakkale Boğazı'na çıkarma yapmıştı. Müttefik donanmasının sancak gemisinin adının Agamemnon oluşu ilginçtir. Savaşı kazanan Mustafa Kemal Atatürk, daha sonra "Hektor'un intikamını aldık." diyecektir.


No comments:

ATATÜRK'ÜN RİCASI

Ey milletim, Ben Mustafa Kemal'im... Çağın gerisinde kaldıysa düşüncelerim, Hala en hakiki mürşit, değilse ilim, Kurusun damağım dili...